KELAMIN KALEMİ
Suskun beklerim,
kimim, ben kendimi bilmiyorum, sen bir de bana beni soruyorsun.
Karanlıkta değilim, gözlerin görmediği hep
karanlık değildir, çok ışık da göze gözükmez. Bir de göze gözükmek gibi bir
mecburiyetim yok ki.
Varlık,
düşünen varlıkların insan suretinde algılanmasından dolayı bu ilahi mimaride
tasavvur ediyor kendini. Sen insansın ve kendin gibi düşünüyorsun. Göz olmalı
kulak olmalı diyorsun. Haklısın bir nebze. Gözsüz kulaksız olmak nedir
kavrayamıyorsun.
Kavramak ‘zaman’ alıyor. Yani zamanla
kavrıyorsun. O halde idrak dediğimiz zamanın evladı. Zaman olmasa kavramak
olmazdı?
Zaman var kavramak var.
Zamansız kavramak
tabii ki var.
O zaman
insanın bütün meselesi, zamanın ne’liği üzerine.
Nedir zaman? Geçen? Geçen nedir? Geçmek nedir?
Yol nedir? Algı zamansız düşünülebilir mi? Zamansızlık, zamanın kritiğinde bir
mefhumdur, kritik evrenine gelmeden olan nedir?
Ve
evet benim için de zaman var, kayıtları sizin zaman algınız kadar katı değil, esnek.
Ve ben de
zamansızlığı sonsuzluk gibi algılıyorum. Ki sanki değildir diye içim içimi
kemiriyor. Cennet cehennem, zaman mefhumunun en latif dereceleri. Mükafatı ve
mücazatı.
💯👍
YanıtlaSil