bir ruh üşümesi yaşanır . hep yaşanır ama bu
bir yer var ruh daha rahat oluyor orada . ama bunlar teori şu an bir ilaç bulmalı ve içip iyileşmeli .
pratik nerede neden teori den pratiğe zorlu geçişler.?
bir ruh üşümesi yaşanır . hep yaşanır ama bu. bunu duymak acı ,bana sorarsan duymamak daha büyük acı. insan arada kalmıştır benim için hep . tereddütleriyle olur insan birazda. belki biraz değil hepsi itibariyle. o yüzden soru soruyor.? cevap buluyor.
cevap bulamamış soru yoktur. muhatabını bulamamış soru vardır. soru işte bu anda acıtır bizi- ruh soruyla genişler biraz da-
muhatabını bulamamış sorular yığını dünya sana birşey veremiyor gibi mi geliyor.?
bak felsefe soru sormak sanatıdır. cevapları kim verecekse versin.
işte şimdi felsefeden bir adım öne gidip hem soru soruyoruz hemde muhatap kabul ediyoruz soruyu kendimize.çünkü dünya biziz. ben dünyayım. o soru benim problematiğim. ve ben o sorunun cevaplanması zamanında acıyorum kanıyorum.
birde şöyle bakalım. her sorunun cevabını bulmuş bir adam ne yapar?
durgun sessiz ve sıkıntılı(olmaya da bilir) durur .herşeyin cevabını bulmuştur. hayatın sırrını bulmuştur. ama her soruya cevap bulamayan insan arar hareket lidir. yaşar.
ama bu acıtır da.
ve gelelim sona . her sorunun cevabını bulmuş insan bir amaca göre hayatını düzenleyebilir de. yani durgunluğu engin denizliğindendir. sakinliği vakarından.
ve acı bizi bu yöne götürür.
zahmette rahmet vardır.
neyse çok oldu.
ben kanamaya başladım.
sevgiler/ imle.
şubat 2002
mehmettuna
pratik nerede neden teori den pratiğe zorlu geçişler.?
bir ruh üşümesi yaşanır . hep yaşanır ama bu. bunu duymak acı ,bana sorarsan duymamak daha büyük acı. insan arada kalmıştır benim için hep . tereddütleriyle olur insan birazda. belki biraz değil hepsi itibariyle. o yüzden soru soruyor.? cevap buluyor.
cevap bulamamış soru yoktur. muhatabını bulamamış soru vardır. soru işte bu anda acıtır bizi- ruh soruyla genişler biraz da-
muhatabını bulamamış sorular yığını dünya sana birşey veremiyor gibi mi geliyor.?
bak felsefe soru sormak sanatıdır. cevapları kim verecekse versin.
işte şimdi felsefeden bir adım öne gidip hem soru soruyoruz hemde muhatap kabul ediyoruz soruyu kendimize.çünkü dünya biziz. ben dünyayım. o soru benim problematiğim. ve ben o sorunun cevaplanması zamanında acıyorum kanıyorum.
birde şöyle bakalım. her sorunun cevabını bulmuş bir adam ne yapar?
durgun sessiz ve sıkıntılı(olmaya da bilir) durur .herşeyin cevabını bulmuştur. hayatın sırrını bulmuştur. ama her soruya cevap bulamayan insan arar hareket lidir. yaşar.
ama bu acıtır da.
ve gelelim sona . her sorunun cevabını bulmuş insan bir amaca göre hayatını düzenleyebilir de. yani durgunluğu engin denizliğindendir. sakinliği vakarından.
ve acı bizi bu yöne götürür.
zahmette rahmet vardır.
neyse çok oldu.
ben kanamaya başladım.
sevgiler/ imle.
şubat 2002
mehmettuna
Yorumlar
Yorum Gönder